Mourinho’nun gitmesi an meselesi!

Spor yazarları, Fenerbahçe’nin Süper Lig’in 37. haftasında küme düşmesi kesinleşen Hatayspor’a deplasmanda 4-2 mağlup olduğu karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar…
“Mourinho galiba gitmiş”
Fenerbahçe, Süper Lig’in 37. haftasında deplasmanda Hatayspor ile karşılaştı. 38. dakikada Mert Müldür’ün kırmızı kartla oyun dışında kalmasıyla 10 kişi kaldığı maçta küme düşmesi kesinleşen rakibine 4-2 mağlup oldu.
Spor yazarları karşılaşmayı şöyle değerlendirdi:
Uğur Meleke: “Mourinho kalırsa Fenerbahçe geleceğini de kaybeder!”
Daha önce ifade etmiştim, bugün bir kez daha tekrarlayayım: Mourinho’nun son 2-3 aydaki seçimlerini iyi niyetli bulamıyorum. Mourinho’nun tercihlerini sadece sportif argümanlarla açıklayamıyorum. Üçlü-dörtlü savunma kakofonisiyle takımının stabil sürümünü yok etti. Fenerbahçe’de 25 oyuncunun 20’si geçen sezonki performansının gerisindeyse bu faturayı sadece futbolcuya değil, teknik adama kesmelisiniz. Hiçbir futbolcuya saygı duymayan Mourinho ile devam edilirse, Fenerbahçe sadece bugününü değil yakın geleceğini de riske atar bence.
Faik Çetiner: “Mourinho galiba gitmiş!”
Rakibin kaptırdığı top olmasa Fenerbahçe golü de zor bulacaktı. Devre biterken Mert Müldür son adam diye kırmızı gördü, şaşırdık. Skriniar ceza sahasında Burak Yılmaz’ı düşürdü, hakem penaltıyı es geçince yine şaşırdık. Devre 1-1 bitti. Takım temposuz ve 10 kişi. Bir teknik adam takımına el atmaz mı? Ne gezer. Sonra piyangodan (!) çıkan kaleci Ertuğrul’un büyük hatası ile ev sahibi öne geçti. Ardından takımın en kötülerinden Skriniar (transferi düşünülmeli) bir penaltı yaptırdı, fark 2’ye çıktı. Sonra Mourinho uyandı sırayla Szymanski, İrfan Can, Osayi, İsmail Yüksek ve Cenk Tosun’u oyuna aldı.
Skriniar sahneye çıkıp bir gol daha yedirince Fenerbahçe küme düşen Hatayspor’dan fark yedi. Sonuç skandal. Bu sonuçtan Mourinho ve Sarı-Lacivertli futbolcuların utanmaları gerek. Utanırlar mı? Hiç sanmam. Bu maçta şunu gördüm. Vücut dili, sahaya sürdüğü 11 ve oynattığı futbola bakınca Mourinho galiba gitmiş (!) diyorum. Yanılıyor muyum?
Gürcan Bilgiç: “Sıfırın altı!”
Mert Müldür’ün kırmızısı doğru yorum değil. Kademesinde Djiku var. Ama VAR ortada yok. Kırmızının iki pozisyon öncesinde Skriniar, yarısına gelen Abdulkadir’den kafa topunu alamıyor ama. Aynı Skriniar 1-1 sonrasında duran topta net bir penaltı da yapıyor. Karar “devam”… Skriniar durmuyor, auta giden oyuncuya çelmeyi basıyor; penaltı… Defansın arkasına adamı kaçırıp, geç müdahale, çarpan top filelerde skor 4-1…
Bunları neden yazdım; ikinci gol öncesindeki genç Ertuğrul’un büyük hatasını konuşacaktır herkes… Toz kondurulamayan da yok ortada aslında. Mersin’de tribünlerde Fenerbahçeliler çoğunlukta. Bir gün önce Avrupa şampiyonu olan basketbol takımının sevincini devam ettirmek için oradalar. Kendi takımından haberi olmayan, takıma inanmayan, oyuncu üstüne kısır planlar yapıp faturayı sürekli oyunculara çıkaran Mourinho’ya daha ne kadar güvenebileceğimizi test ettik aslında.
İlker Yağcıoğlu: “Sahada ruh yoktu!”
Sıradan öylesine bir maç oynuyor gibiydiler.
Kaybetmek çok umurlarında değildi. Bu vurdum duymaz tavırları da aslında olacakların habercisi gibi. Ali Koç’un öncelikle tazminatı neyse Mourinho’yu göndermesi lazım.
Ardından da Fenerbahçe formasını giydiklerinin farkında olmayan takımın yarısını göndermesi şart gibi duruyor.
“Ali Koç’un öncelikle tazminatı neyse Mourinho’yu göndermesi lazım. Mourinho dahil, sahadaki hiçbir oyuncuda bu ruh yoktu.”